Çarşamba, Aralık 22, 2010

anaokulu arayışı BÖLÜM 1

Anaokulu arayışlarına girmiş bulunuyorum! dün akşam iş çıkışı eylemlerime başladım. ismi lazım değil m.k. anaokulu, internet sitesi albenili, ilk görüşte güzel, kurucusu hanım da çok hoş biri. muhabbet güzel, aldığım yanıtlar tatmin edici, kadından aldığım elektrik de iyi. yalnız girdiğim andan eve gidene kadar burnuma dolan bir yemek kokusu ki gayet rahatsız edici. hadi bunu sonra düşünürüz gerisine bakalım diyorum içimden. yukarı çıkınca odaların gayet küçük olduklarını görüyorum ve biraz sevimsiz geliyor. okulu gezdiren öğretmen takmış eğitime. bizde az oyun var, çok eğitim var bla bla bla. iyi de 3 yaşındaki çocuğun oyuna ihtiyacı var en çok, arkadaşa, eğlenceye. zaten oynarken öğrenir ne var ne yok. keşke sokaklarda büyüyebilse size getirir miydim ben kuzumu. itiraza yeltenmiyorum bile, onlar öğretmen, sen ne biliyorsun ki.
 Herşey bir anlık hayatta, verdiğimiz kararlarda.  gördüğüm şey kararımı o anda vermemi sağladı. çocuk servis pencesindeki bardağa uzandı, o senin bardağın değil dendi. harika, çok iyi. bu sırada konuşuyoruz. mutfakla ilgilenen kadın bardağı lavaboya döküp çocuğa aynı bardakta su koymak suretiyle benimle konuşmaya devam. e hadi gitme vaktidir dedim anında! üstelik çocuk grip gibi. olmasa da farketmezdi ya neyse.
 çizdim üstünü
denetimlerim devam edecek, korkun benden beylikdüzü anaokulları, hahhahhah