Salı, Mart 24, 2015

Bugün pazar.
Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar.
Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak
bu kadar mavi
bu kadar geniş olduğuna şaşarak
kımıldanmadan durdum.
Sonra saygıyla toprağa oturdum,
dayadım sırtımı duvara.
Bu anda ne düşmek dalgalara,
bu anda ne hürriyet, ne karım.
Toprak, güneş ve ben...
Bahtiyarım...

Nazım Hikmet

Cumartesi, Mart 21, 2015

hırrrr


tamam rahat nefes alın. evdeyim ve temizlik yapıyorum. gülmeyin be. daha 4 haftam var allahın cezaları. buraya o macera yazılacak nokta!

Çarşamba, Mart 18, 2015

vicdansııııız

   kar tatili nedeniyle yapılamayan dersler 5 hafta boyunca cumartesi günleri telafi edilecektir diye bir yazı geldi okuldan. hani bu aralar bir elbise var ya rengi konusunda insanları ikiye ayıran. yazı karşısında 17'ye 1 kaldım okuyucu. ya ben yazıyı görünce aklıma ilk taksim, cihangir, çukurcuma, boğaz, gezme, sinema ve özgürlük geldi. şişşşt ne biçim anneysem öyleyim kınama. baktım grupta herkes "vah çocuklara yazık, cumartesi okul mu olur, ben göndermiyorum..."

   düşündüm düşündüm düşündüm...

   ve hala vicdanım gram sızlamadı inanır mısın. ne var yani. okul sevmediği bir yer değil ki. 5 hafta gitsin, ben de oksijen maskemi takayım. bana iyi gelirse ona da iyi gelir hem. yahu kaçımız işe gitmek haricinde tek başına birşeyler yapabiliyor ki çocukluysa. ayda mayısta bir kere, bir yere montelersen çocuğu kaçıyorsun işte. bu gerçek dostum bana hikaye anlatma.

   gelelim 17'ye. oğlum siz çıldırdınız mı, hayattan mı soğudunuz? gidilecek onca yer, edilecek onca sohbet, izlenecek filmler, içilecek kahveler var denize nazır. pasajlar, ara sokaklar, eski dükkanlar.

   ha senin için boşsa yapacak birşey yok. hadi bana eyvallah..

Pazartesi, Mart 16, 2015

İşini seven okumasın kardeşim





    Ayh nasıl da severek söylüyor şarkısını. Al işte, yaptığı işle mutlu olan enerji depolayan gıcık model. Söylerken, benim dinlerken aldığım zevkin kaç katını alıyor sence.  İşi ona hayat veriyor bariz. Yahu hafta sonu kaç joule depolayip gelsem öğlen olmadan bitmez acaba. Şimdi ben eğitim sistemine giydirmeye başlasam offfs. Yeteneği doğrultusunda eğitim alanlar, işe hoplaya zıplaya gidenler, Pazartesi sendromu olmayanlar,  çekilin ya gözüm görmesin...

Perşembe, Mart 12, 2015

iyi ki..





dünüm, bugünüm, yarınım. öteki yarım. İYİ Kİ doğdun ve İYİ Kİ tanrı yollarımızı kesiştirdi. İYİ Kİ o güzelim temmuz akşamı karşıma çıktın. İYİ Kİ o güzelim mavilere tutuldum ben. hala yüreğimdeki kuşları göklere çıkaran adam, aşkım, dostum, sırdaşım, kocam. umarım hep yanımda olursun. birlikte geçirdiğimiz her güne gülümseyerek bakıyorum ve birlikte geçireceğimiz her yeni gün de mutlu edecek beni biliyorum. huysuz bir ihtiyar olduğumda da beni bu kadar çok sever misin? ben... :)

Salı, Mart 10, 2015

masal..

    bir varmış bir yokmuş. mert ve melisa adında iki harika oyuncu varmış. klasik bir konusu olan bir film çekmişler yönetmenleri ilksen'le.

   mert sorunlu bir müzisyen, melisa masallara aşık bir anaokulu öğretmeni olmuş. melisa bir gece sabaha kadar gitarla şarkı besteleyen komşusunu dinlemiş ve masal bu ya onu bulmaya karar vermiş. bulduğunda hüsrana uğrasa da neler olmuş neler. pek çok masallar anlatılmış, her biri dinledikçe içini ısıtan. belki de ilk kez duyduğun, hayran olduğun ve hiç unutmayacağın. "unutuş nehri masalı"ymış en şahanesi. aşkın insanı yeniden dünyaya getirdiğini, gerideki tüm acıları unutturduğunu anlatırmış özünde.

   melisa aşkı için savaşan kadını dibine kadar oynamış. tükendiği, yorulduğu zamanlar gözlerinden okunmuş. öyle aşık bakmış ki mert'e, izleyen şaşırmış. mert, ahh mert. mert'te bir ses varmış ki  dinlemeye doyulmaz. değme şarkıcılara taş çıkarmış, hayattan vazgeçmiş adam olmuş. ve çizgisinden hiç şaşmamış, oyunculuğuna bir kez daha hayran bırakmış.

    çok güzel şarkılar duymuş kulaklar, güzel diyaloglar. "Dünyayı çekilmez bir yer olarak gördüğümüz için derdimizi masal ile anlatalım dedik" miş izleyenin en sevdiği .hele ilksen, o ne güzel geçişlermiş öyle, masallarla süslü, rüya gibi. klasik bir aşk filmi bu hale nasıl gelir diyerek, bayıla bayıla çıkmış izleyen. ve filmin şarkılarını sonsuza dek dinlemiş..








Salı, Mart 03, 2015

tebessümle..

   ben her bahar aşık olurum. erik ağacının beyaz çiçeğine, arka bahçedeki vişneye, erken doğan güneşe, yeşillenen akasyalara, hiç susmayan kuşlara, sabah sessiz yürüyüşlere, denizin sakinliğine..

   bu ikinci bahar sensiz geçecek olan. kimselerde olmayan içindeki yaşama sevincini görmeye doyamadığım. sabahın erken vaktinde pencereden bakıp mutlulukla beni aramadığın, kuşlara ekmek ıslatmadığın, yuvamızı şen kahkahalarınla doldurmadığın.şimdi ben hem orada olmak istiyorum delicesine, hem olmaktan bir o kadar korkuyorum. acıdan korkarım ben bilirsin, nazlıyım, sol yanım çok acıyor, dayanamıyorum. zaten burnumun direği de hiç laftan anlamıyor.

   ama biliyorum görmek istersin benim gözümden hepsini. balkona çıkıp derin derin çekmek istersin sabah havasını, inmek istersin fener altına, bahçeye dikeriz birlikte ahududuları, yüzeriz birlikte bizim denizimizde. sıkı basarım kayalıklardan inerken merak etme.