Cuma, Eylül 25, 2009

ve mutlu son...





aşağıda görünenler kuzuyla göksucuğumun bayram hediyeleri. dışarı çıkarken de yanımızda götürmek zorunda kaldık. hala en çok onlarla oynuyor.
Beklenen an geldi çattı, ablacığı nihayet evimize teşrif etti. sabah gözlerini açıp göksu nerde diye sordu. karşılaşma anları videolarla kayıt altına alındı, çok komik. benden başka şahit de yok, üzgünüm nihahhahhahhah. videoları koyup koymayacağıma da karar veremedim, çok uzun. ama çook hoş.
kuzu'nun 4 günü;
  • evde bile elele gezildi, koşuldu.
  • 1 numara olan dedecik'e 3 gün boyunca hiç pas verilmedi, kucağına gidilmedi.
  • her fırsatta ablanın kolu, bacağı, yanağı, neresi müsaitse öpüldü.
  • bilinen ne kadar şarkı varsa ablaya söylemek suretiyle marifetler sergilendi.
  • ablayla yumurta boyandı, tırtıl yapıldı (senin-benim kavgası da dahil)
  • tüm oyuncaklar tanıtıldı.
  • ablanın yaptığı herşey taklit edildi.
  • çığlık atmak öğrenildi (ay çok fenaa)
  • abla toyikiye götürüldü, mekanlar tanıtıldı.
  • kitabevine götürüldü, kitap alındı.
  • oyun merkezlerinde abla neye binerse binildi.
  • abla gözden her kayboluşunda ağlandı, her bulunduğunda da düğün dernek kuruldu.
  • ablan yarın gidicek annecik, evine, ünye'ye gidicek, okulu başlıycak dediğimde gitmiycek diye itiraz edilse de, ertesi gün çok olgun bir şekilde ablasının evine gittiği, onunla çok oyunlar oynadığı ve çok özlediği, karşılaşılan herkese anlatıldı.
  • dedecik yine 1 numara oldu (tabi ki benden sonra hahhahhah)

Hiç yorum yok: