Çarşamba, Aralık 02, 2009

e nihayet







fırsat bulamadım, üzgünüm beyoşşş. biraz yavaş olacak ve uzun sürecek gezintimizi anlatmak. çünkü gerçekten de gösterilecek çoook fotoğraf ve anlatılacak çok şey var. ama bizde de bol bol zaman var, hallederiz :)
ankara seyahatimiz nişan içindi bilindiği üzere. babanneciğimiz kızları anıtkabire götürmeyi hayal etmiş, sabah hemen onu gerçekleştirdik. bu arada kuzu göksu'dan bir saniye ayrılmadı. elini tutamadığı anlar hep ağladı. yapışık ikiz olarak gezdiler. tabi bu durumda ben biraz rahatlamadım dersem yalan olur. yanımızda fıstık doktorlarla gezdik. ve ilk kez ben ankara'yı sevdim. sonbaharın tüm renkleri vardı. caddeler kurumuş yapraklarla dolu. ve çok sakin, dingin. sanırım istanbul'dan sonra biraz sükunete ihtiyacım varmış.
kuzu atam'a şiir okudu, askerlere dikkatli dikkatli baktı, herhalde anlam veremedi öylece dikilmelerine. teyzesindeyken gördüğü anıtkabir fotoğrafında çok heyecanlandı.
"ben bunu göydüm, atama gittim"