Perşembe, Temmuz 16, 2009

davetlere koşarken...






önce güllü çağırdı kahvaltıya. aman ne kahvaltı. nemüslü, su böreği, pide... boşuna kilo almadım ben tatilde. hep birlikte olmanın zevki başka. muhabbet, sohbet derken öyle güzel geçiyor ki zaman. kuzumun bu kalabalığı yadırgamaması da ayrıca çok iyi oldu. topbüppü sürekli rüşvet peşinde, gel kızım çikolata alalım, öp beni bakalım diyerek, kuzuyu şeker komasına soktu.
ordu'ya gittik bu arada, sevgili nilüfer'le sarp'ı görmeye.yanında bonus gibi umut'u da gördük ama napalım. sarp çoook tatlı bir bebek, hep gülüyor, sakin. hep böyle gider umarım, annesi gibi güleryüzlü, alçakgönüllü bir insan olur. babasının pek iyi bir özelliği olmadığı için dilekte bulunamayacağım maaalesef. ama yine de itiraf etmeliyim ki bizi çok güzel ağırladılar, çok özlemişiz onları. bebeksever eylül tabi ki sarp'ı da öptü, sevdi. sevilmeyecek gibi değil ki...
bir de ada'mız oldu ünye'de. tam bir cimcime. 15-20 dakika oturmuşuzdur birlikte en fazla, o süre zarfında sadece birbirlerine sarılıp öpüştüler. bizimki kendi gibi öpme delisi birini bulunca samanlık seyran oldu yani. ayşe ablaya da hemen ısındı, fevzi çatlasın. halacığım, ayşe ablaaa diye yanına gitti, sarıldı eşek.

Hiç yorum yok: