Çarşamba, Eylül 11, 2013

ve dağlar yankılandı

sessizlik orucum ne kadar sürer, ben buna daha ne kadar dayanırım, mavi hap mı kırmızı mı, beyaz atlı gelip atının terkisine ne zaman atar beni? bu durmayan çene 2 gündür günde 8 saat kapı-duvar. muhtemel bir süre daha böyle. hayır bir süre dayanırım da uzun bir süre...  içim konuşuyor tüm gün, hem de ne geveze. bıt bıt bıt bir sus allah aşkına. akşam alıyorum intikamımı ama hiç fırsat bırakmıyorum ona yatana dek. yine de bir korku var içimde. ya içim galip gelir de akşamları da sazı o alırsa eline diye. cık cık cık umutsuzluk en büyük günah :)) saçmalama! hem dostun  çok güzel bir haber verdi ya sana;

hemen verdim siparişi, çok heyecanlıyım çok. 
yine yakacak yürekleri belli ki;

“Hikâyeler, hareket halindeki trenler gibidir: trene nereden bindiğiniz fark etmez, nihayetinde gideceğiniz yere ulaşmanız kaçınılmazdır.”
-Khaled Hosseini, Ve Dağlar Yankılandı-

Hiç yorum yok: