Pazartesi, Mayıs 25, 2015

kuzguncuk aşkı

evet çıldırmışım ben. tamam kabul karnım ağrırken çılgın trafikte beylikdüzü'nden arabayla eminönü'ne gidip en az 20 dakika park yeri beklemiş, oradan motorla üsküdar'a geçmiş olabilirim. martılara kuzumla simit yedirmiş, yetmemiş kuzguncuk'a gidip tüm günümü orada geçirmiş de..





 


kıyıda oturduk bolca, sokakları gezdik ardından. tatlı gamze'nin enfes lebosi çikolatalarını yedik. ve o kaldırımdaki masada ne kadar oturduk bilmiyorum. zerre sıkılmadan, sakin sokakta, sıcacık tebessümle. hep diyorum, burada oturanlar cidden farklı. sanki hayat başka yaşanıyor, zaman farklı akıyor gibi. kendimi nasıl kaptırıyorsam speedy gonzales fatoş kaybolup içimdeki garfield hortluyor.gelmesinden ziyadesiyle mutluyum. zira bendekinin biraz polyanna yutmuş bir kedi olduğu doğrudur. 
böreklerimizi alıp 2 kuzumla tekrar sahile indik. hadi biz kocamanız oturmaktan zevk aldık da, sen kuzi, sen nasıl bir kızsın böyle ya. orada olmaktan öyle mutlu oldun ki! 
o güzel kafandan neler geçiyordu acaba öyle uzaklara dalarken..


Hiç yorum yok: